Sarallar kabahat örgütünün firari lideri İlyas Saral ya da bilinen adıyla Alaaddin Saral, Pazar akşamı Türkiye’ye dönerek teslim oldu. Alaattin Saral’ın Sarallar Kümesi davasının başladığı gün Türkiye’ye dönmesinin örgütle ilgili itiraflarda bulunacağı anlamına geleceği yorumlandı. Bir yıl önce İstanbul’da Saral örgütüne yönelik düzenlenen operasyonda bir yıl önce Haziran ayında yurt dışına kaçan Alaatin Saral’ın hemşerisi Süleyman Soylu ile yakın ilişki içinde olması ve bu nedenle Soylu’ya operasyonlardan haber verilmemesi de gündem olmuştu.
T24 yazarı Tolga Şardan, Polisin Saral için düzenlediği operasyonda, “Sarallar Grubu başkanı neden geri döndü?” başlıklı yazısında:
“Öncelikle şunu söyleyeyim: Saral Grubu’nun davası dün İstanbul’da başladı. Saral’ın dava başlamadan bir gece önce yurda dönmesi iyiye işaret değil.
Mahkeme, firari olduğu dönemde ve öncesinde yaşananları aktaracak büyük ihtimalle.
Ayrıca Saral ile ilgili şu süreç yürütüldü.
Yapılan çalışmalarda Saral’ın Almanya’da olduğu belirlendi. Adresine yapılan tespitler resmi kanaldan Almanya’ya iletildi. Doğrudan talep tekniği kullanılarak Saral ülkeye getirilmeye çalışıldı. Fakat olumlu bir sonuç alınamadı.
Zamanla Türkiye, Adalet Bakanlığı aracılığıyla uluslararası tutuklama emri çıkarmak için harekete geçti. Ardından Emniyet Genel Müdürlüğü bünyesindeki Türk İnterpol devreye girdi. Saral’ın dosyası Fransa’ya gönderildi. Kırmızı bülten istendi.
Interpol, Türkiye’nin talebine olumlu yanıt verdi. 8 Haziran’da yani geçen Perşembe günü Saral ile ilgili ‘kırmızı bülten’ çıkarıldığı Ankara’ya bildirildi. Emniyet Genel Müdürlüğü, gelişmeyi gecikmeden İstanbul’daki adliyeye iletti.
Burada biraz bilgi vereyim. Saral’larla yakın ilişkileri olduğu iddia edilen Eski İçişleri Bakanı Soylu’nun firari örgüt başkanı hakkında kırmızı bülten çıkarmak için yoğun çaba sarf ettiğini öğrendim. Aslında bu halledilmesi gereken bir konu. Ancak işin bir tarafında Soylu olunca soru işaretleri de kaçınılmaz olarak ortaya çıkıyor. Kuşkusuz madalyonun iki yüzüne de değer verilmelidir.
Ayrıca kabine değişikliğinin Saral’ın Türkiye’ye gelmesindeki etkisini de gözden kaçırmamak gerekiyor.
Saralların liderinin mahkemede nasıl davranacağı merak konusu. Kendisine ‘koş’ diyenlerin kimler olduğunu söylerse işin rengi değişebilir.” (HABER MERKEZİ)
